28 Aralık 2014 Pazar

İngiltere için ucuz alışveriş rehberi burada

İngiltere’de bugüne kadar yaklaşık 6-7 şehir gezdim ve alışveriş konusunda hepsi için ortak sonuçlara vardım. İlk gidişimde yaptığım acemilikleri sizler de yapmayın diye paylaşmak istedim.

Öncelikle internet aramalarına “İngiltere’de Alışveriş“ yazınca ilk çıkan sonuçlarda en çok Londra’daki Harrods’tan yada Oxford Caddesindeki mağazalardan bahsediliyor. Sanki  turistlerin çoğu Harrods’taki markalardan yada diğer lüks mağazalardan alışveriş yapabilecekmiş gibi.. İşin aslı İngiltere’de bulunan pek çok mağaza ülkemizde de mevcut. Gerçek bir fiyat kıyaslaması yapıldığında kur farkından ötürü aynı ürün neredeyse iki ülkede de  aynı fiyata denk geliyor. Bu sebeple sakın burada bulabileceğiniz bir ürünü kendinize yük edip oralardan getirmeyin. Ortalama 1 haftalığına İngiltere’ye gidecek olan bir turistin özel indirim günlerine denk gelmesi ya da merkez bölgeler dışında bulunan mağazaları arayıp bulması düşük bir ihtimaldir. Bundan yola çıkarak vereceğim tavsiyeler herkese hitap edecektir diye düşünüyorum:


Alışveriş yapınca ben :)

1. Türkiye’de olmayan ve İngiltere’nin en büyük mağaza zincirlerinden birisi olan PRIMARK kesinlikle ucuz alışveriş için ilk adrestir. Mağaza içerisinde günlük kıyafetlerden  iç çamaşırına, ayakkabıdan ev tekstiline kadar aklınıza gelebilecek her şeyi bulmak mümkün. Mesela valiziniz havalimanında kaybolsa bu mağazaya girip valiz dahil her şeyi alıp çıkmak mümkündür J Fiyatları gerçekten çok uygun. Hediye alma işini bu mağazaya saklamanızda fayda var. İngiltere’nin neredeyse tüm şehirlerinde Primark bulunuyor.

Primark


2. Eşimle tesadüfen keşfettiğimiz POUNDLAND olmazsa olmazlardan. %90 her şeyin 1 pounda satıldığı bu mağazada yiyecek, içecek, çay-kahve, kozmetik , kişisel bakım, parti süsleri, elektronik aksesuarlar gibi pek çok şey var. Ürünler Türkiye ile kıyaslandığında gerçekten çok ama çok ucuza geliyor. Kasalarında ise her zaman uzuuuunca bir kuyruk var.

3. Kozmetik ve kişisel ihtiyaçlarınız için tabiiki de BOOTS!  Boots da ülkede neredeyse adım başı bulunuyor. İçinde pek çok kaliteli ve popüler marka barındırıyor. Ayrıca her zaman 3 al 2 öde ,  indirimli yada promosyonlu ürünler mevcut. Reyonlarda bunları mutlaka iyice inceleyin. Ayrıca Boots Card sahibi olarak başka avantajlardan da yararlanabilirsiniz.


Boots


4. TESCO ise buradaki bildiğiniz KİPA’dır. Kipa gibi büyük ve içinde her şey var. Bir küçük şişe suya servet ödemek turistlerin kaçınılmaz sonudur :) Bunu önlemek için köşe başlarındaki TESCO Express’lerden su ve günlük ihtiyaçlarınızı büfelere kıyasla çok çok ucuza karşılayabilirsiniz. İngiltere’nin meşhur sandviçlerini Tesco’lardan kahvaltı için alabilirsiniz.

5. TJ MAXX, NEW LOOK, FOREVER 21 mağazalarına da mutlaka uğrayın. Gerçekten uygun fiyatlı pek çok güzel ürün bulacaksınız.

6. Arkadaş çevrenizin istediği anahtarlık, magnet vs gibi şeyleri en işlek caddeden değil daha ara sokaktaki dükkanlardan yapın, fiyatlar daha uygun oluyor genelde.

7. Siz o ülkenin vatandaşı olmadığınız için herşeye vergi ödemek zorunda değilsiniz. TAX REFUND almak için alışveriş yaptığınız mağazalardan form isteyin. 50 pound üzerindeki alışverişleriniz için havalimanında ülkeden ayrılmadan MONEY CORP’a bu formları teslim edip, onay almalısınız. Bir miktar kesintiden sonra verginiz kredi kartına ya da nakit olarak iade ediliyor. Ayrıca görevli size satın aldığınız ürünleri valizinde ülkeden çıkartıyorsunuz değil mi diye sorabilir. Bu soruya evet demelisiniz. :)


1 Poundun 3,88 Türk Lirasına eşit olduğu şu günlerde İngiltere’deki hayat bize göre çok çok pahalı. Gitmeden evvel zaten uçak bileti, vize, otel derken epey bir masrafa giriyoruz.  Oradaki masrafları ne kadar aza indirirsek o kadar iyi olur diye düşünüyorum. Umarım işinize yarar, iyi alışverişler!!

27 Aralık 2014 Cumartesi

Bournemouth Hakkında Pek Çok Şey

Bournemouth, şehir sanılmasının aksine  İngiltere'nin Dorset kontluğuna bağlı tek-seviyeli yerel idare birimi ve bir kentsel yerleşkedir. Londra'nın 170 km kadar güneyinde, yaklaşık 170.000 nüfuslu bir kentsel yerleşkedir. Londra’dan  tren ile 1.5  ve otobüs ile yaklaşık 2.5 saat  mesafe katederek ulaşmak mümkündür. Bournemouth’ dan diğer şehirlere de ulaşım oldukça rahattır. Kentin 8 km kuzeyinde Bournemouth Uluslararası Havaalanı yer almaktadır.
Londra ile kıyaslandığında daha ekonomiktir ve bu yönüyle de tam bir öğrenci şehridir. Suç oranı da oldukça düşüktür. Türklerin dil okulu olarak seçtiği bir İngiltere kasabasıdır.

BOURNEMOUTH ‘ TA  2 GECE

İngiltere seyahatimin ilk gecesini Londra’da geçirdikten sonra ertesi sabah erkenden Bournemouth’a gitmek için tren istasyonuna doğru yola çıktım. Tren biletimi First Great Western sitesinden BURAYA tıklayarak satın almıştım. Online bilet aldıktan sonra verilen rezervasyon numarasını istasyondaki bilet makinasına yazarak gerçek biletlerinizi makinadan alabiliyorsunuz. Trenim Londra Waterloo  İstasyonundan sabah 09:35'te kalkıp Bournemouth’a  11:20'de vardı. 1 saat 45 dakika süren yolculuk için kişi başı 11 pound ödedim. İstasyona vardıktan sonra soğuk ve fırtınalı bir hava karşıladı beni. Ramada Encore Otel 'de konaklayacağım için oraya en kısa sürede ulaşmanın yollarını aradım ve ilk gördüğüm otobüs şöforune sordum. Sorduğum otobüs oraya gidiyormuş , hemen bindim ve otobüsün içinde şoförden 1 günlük sınırsız biniş hakkı olan biletlerden satın aldım. Kişi başı 1,60 Pound’du. 
yellow bus


Otele gelince : kısaca temizdi ve şıktı. Oda içerisinde su ısıtıcısı ve çay-kahve olması soğuk havada çok iyi geldi bana. Kış aylarında İngiltere’ye gidenlere verebilecek en büyük tavsiyem ise genelde otellerin gereği kadar ısıtmaya önem vermediği ve bu sebeple kalın pijamalar alınması gerektiğidir. Seyahatim boyunca 4-5 farklı otelde kaldım ve hepsi için aynısı geçerliydi diyebilirim. Kalorifersiz odalarda klimanın maksimum 25 dereceye yükseltildiği ve hiç ısıtmadığı gecelerde soğuktan dondum!

Bournemouth nasıl bir yer diye merak edenler için açıklamak gerekirse, ben aralık ayında gittiğim için biraz şanssızdım sanırım çünkü yazın gerçekten çok çok hareketli bir yer olduğunu duymuştum. Benim gördüğüm daha sakin ve durgun bir şehirdi. Burada yapılabilecek aktivitelere gelecek olursak yazları için çok uzun (7 mil) ve güzel bir sahil şeridi var. Plajının kumu altın rengi ve incecik. Burada pek çok şey var, cafeler ve barlar da mevcut. Su sporları yada plaj oyunları da oldukça fazla.. Merkezde ise benim en çok hoşuma giden Bournemouth Balloon adı verilen ve 500 feet yüksekliğe çıkan dev balon. Buradan kuşbakışı manzara bir harika! Ayrıca balonun içinde bulunduğu yemyeşil alan da eminim çok hoşunuza gidecek.

Bournemouth Balloon
Bournemouth Balloon
Akşam karnım acıkınca ünlü ve iyi bir fish&chips restoranı buldum : Chez Fred 
Menüde çok çeşitli balıklar vardı, porsiyonlar büyük ve lezzetliydi. Fiyatları merak edenler için ise buyurun aşağıdaki resimden inceleyebilirsiniz. Benim bulunduğum tarihlerde 1 pound 3,6 türk lirasına eşitti.

Fish and Chips


Bournemouth’ta yapılması gereken en güzel şeyler ise 10 maddede şöyle sıralanabilir :
- Bournemouth Eye Balloon’da manzaranın tadını çıkarın.
- Oceanarium'da su altı dünyasına yakından bakın.
- Sahilde güneşlenin ve Pier’de yürüyüş yapın.
- Lower ve Upper Gardens’ı görün.
- St. Peter’s Church ziyaret edin.
- Bournemouth International Centre (BIC) ’da mutlaka bir aktiviteye katılın.
- Bournemouth Aviation müzesini görün.
- Pier Zip ‘te adrenalin seviyenizi yükseltin.
- Russell – Cotes Sanat Galerisi ve Müzesini ziyaret edin.
-Bournemouth ayrıca Birleşik Krallığın en büyük ücretsiz plaj festivallerine ev sahipliği yapmaktadır, bunlardan birtanesine katılın.

Bournemouth Sahil ve Pier

Zip Wire


Sorularınız olursa lütfen çekinmeyin ve bana e-mail atın..

23 Aralık 2014 Salı

Londra Gatwick'e yalnız bir yolculuk..

6 Aylık İngiltere vizemi başvurumdan 4 gün sonra aldıktan sonra bir oh çekip gezimiz için notlar çıkarmaya ve biletlerimi almaya  başladım. Ankara’dan ( İstanbul Atatürk Havalimanı aktarmalı ) Gatwick Havalimanı’na biletimi Türk Hava Yolları’ndan her şey dahil, gidiş-dönüş 850 TL’ye satın aldım. Aktarmalı olduğum için her uçuştaki ücretsiz valiz hakkım 20 kg ve 8 kg (55 cm x 40 cmx 23 cm ölçülerinde) el bagajı  idi.


THY Kabin Bagajı Kuralları

Ankara’dan binip İstanbul’a sorunsuzca seyahat ettim. Valizim aktarmalı uçuş olduğu için İstanbul’da  hiçbir işlem yapmama gerek kalmadan Ankara’dan direk transfer oldu. İstanbul’da indikten sonra iç hatlardan dış hatlara yürüyüp oradan da Pasaport Kontrol noktasından geçtikten sonra (Yurtdışı Çıkış Harcınızı unutmayınız) uçağın kalkacağı kapı (Gate) numarasını ekranlardan takip edip uçağa bineceğim noktaya vardım. Hava oldukça soğuk olduğundan üzerinde hiçbir metal parçası bulunmayan deri çizmemi giymiştim. Geçtiğim her kontrol noktasında çizmemi çıkartıp x-ray'den geçirmemi istediler. Siz siz olun kar kış üşürüm demeyin ve çizme giymeyin. Gerçekten sinir bozucu bir durum. Ayrıca uçağa binmeden de değişik bir uygulamaya tabi oldum. Havalimanının içindekiler yetmezmiş gibi bir de tam Gate’in önündeki bekleme koltuklarının oraya tekrar bir güvenlik kurulmuş. Size yolculuğunuz hakkında sorular soruyorlar ve ayakkabınızı çantanızı tekrar kontrol edip bir listeye isim soyad ile birlikte imza atmanızı istiyorlar. Daha önce İngiltere’ye gitmeme rağmen bu uygulamayı “aşırı” bulduğumu da belirtmek isterim.. 

Bolca kontrol edildikten sonra Gatwick’e uçuşa geçtik. İnmeye yakın İngiltere vatandaşı olmayanlar için dağıtılan “Landing Card” dedikleri formu hostesimizden rica ettim ve doldurdum. Burada pasaport bilgileriniz ve İngiltere’de konaklama yapacağınız adres vs. gibi şeyler soruluyor. Uçak Gatwick Havalimanı’na vardıktan sonra ülkeye giriş için pasaport kontrolüne doğru yürüdüm.Sıra bana geldiğinde en heyecanlandığım zaman oldu sanırım. Görevli kadın çok tatlı olduğundan sorun çıkarmadı sağolsun. Bana sorduğu sorular ise şöyle : “ İngiltere’de 7 gün konaklayacaksınız doğru mu?” “ İngiltere’de yaşayan herhangi bir akrabanız, aile üyeniz var mı?” “İngiltere’ye geliş sebebiniz nedir?” bunları sorup açıklamalarımı uygun bulduktan sonra parmak izimi aldı ve beni ülkeye buyur etti J  Bu kontrolde en çok sorulan şeylerden birisi dönüş biletiniz oluyor. Ben gidiş-dönüş biletimin çıktısını daha önceden pasaportun arasına sıkıştırdığım için görevli direk 7 gün kalıyorsunuz değil mi diye yöneltti soruyu..

Burayı da atlattıktan sonra sıra geldi valizimi almaya.. Yine ekranlardan takip etmemiz gereken bir nokta da  İstanbul uçuşu valizlerinin hangi bölüme indirileceği  olacaktır. “Baggage Claim” yazan tabelaları bularak takip edip ekranlarda örneğin “TK 1111 İstanbul” yazan yazının karşısında 1,2,3 gibi numaralar belirtilecektir. Rakam yazmıyorsa beklemeniz gerekmektedir. Kendi uçuşunuza ait numara göründükten sonra bu bankonun oraya gidin ve valizinizi beklemeye başlayın.Bu işlemler biraz vakit alabiliyor. Ben valizlerin alınacağı numarayı neredeyse yarım saat kadar bekledim. Uçaktan indikten sonra herhangi bir bilet, taksi ya da  yolculuk planlayacaksanız süreyi tahmin edeceğinizden daha fazla tutmakta kesinlikle fayda var.

Baggage Claim
Resimdeki uçuşlar gerçek değildir, örnek amaçlı paylaşılmıştır.

Bagajlarınızı Teslim Alacağınız Bankolar

Valizimi alıp kontrol ettikten sonra taksi transferimle buluşma noktama doğru yol aldım. Çıkışta elinde isimlikler olan kişileri tek tek kontrol ettikten sonra kendi ismimi bulup rahatladım ve valizimi suratsız şoförüme teslim ettim. Sabahın 5'inden beri yollarda sürünen ben değil de sanki oymuş gibiydi!! Transferi ayarladığım site 247airporttransfer, siteye BURAYA tıklayarak ulaşabilir ve gideceğiniz adresin posta kodunu girerek fiyatları hakkında bilgi alabilirsiniz. Eğer bütçeme uygun değil derseniz size iki alternatif daha sunmak isterim. Birincisi Gatwick Express treni ile Londra Victoria İstasyonuna tek yön,tek kişi 17,70 pound, gidiş-geliş alırsanız 31,05 pounda bilet bulmak mümkün.  BURAYA tıklayarak kontrol edebilir veya biletinizi satın alabilirsiniz. En ekonomik yöntem ise National Express Coach denen otobüs seferleri ile yine Londra Victoria İstasyonuna tek yön tek kişi 8 pounda , gidiş belirli sürede + açık geliş ise kişi başı 17 pound. BURAYA  tıklayarak hem seferlere göz atabilir hem de biletleriniz satın alabilirsiniz. 

Şimdiden iyi yolculuklar..

14 Kasım 2014 Cuma

VALİZ HAZIRLAMAK İÇİN PÜF NOKTALARI


Günlük hayatta pek de düzenli olmayan ben, yolculuklarda bunun aksine düzenli olmayı çok severim. Aksi halde kıyafetlerim kırışmış , perişan halde oluyor ve bir aradığımı bulmak için yüz tanesini dağıtmak zorunda kalıyorum. Bu duruma düşmemek için “valiz hazırlamanın püf noktaları”nı araştırdım. Yurtdışı seyahatine çıkmadan bu detayları gelin beraber inceleyelim..

1. Yapılacak ilk iş kesinlikle bir “Liste” oluşturmaktır. Hava durumuna ve seyahatinizde katılmanız gereken herhangi bir organizasyon olup olmadığına önceden bakılmalı ve liste buna göre ayarlanmalıdır.

not çıkarmak

2. Kozmetik/şampuan tipi ürünleri alırken dikkat edilecek iki nokta vardır: Birincisi, evde varsa bitmişe yakın olanları alıp orada tüketip tekrar geri getirmemektir. İkincisi ise, tam boy taşımak yerine seyahat boyu kullanmaktır. Ayrıca bu tip akabilecek eşyalar çift kat poşetlenmelidir.
3. Kazak,pantolon,kot,gömlek vs. alırken mutlaka kombinlemek gerekir. Yoksa en sevdiğiniz gömleğiniz ona uygun pantolon olmadıkça ne işe yarar? Kıyafetleri mutlaka alt-üst takım halinde yanınıza almalısınız.
4. Valize konacak ayakkabıların içindeki boşlukları da çorap ya da ufak eşyalar koyarak değerlendirebilirsiniz.

İdeal Valiz

5. Kıyafetleri katlamak yerine kesinlikle “rulo” yapıp yerleştirmelisiniz. Valizde daha az yer kaplar.
Doğru bavul hazırlamak


6. Kemerler ise valizin kenarlarına açık şekilde konmalıdır.

Bavul Hazırlamanın Püf Noktaları


7. Gideceğiniz havayolunun el çantası, kabin bagajı ve normal valiz koşullarını mutlaka incelemelisiniz. Valiz boyutu, ağırlık sınırı ve el çantasına alınabilecekler listesi kimi zaman farklılık gösterebilir.

8. Uçakta yanınıza alacağınız el çantanıza veya kabin bagajınıza kesici,delici,sivri uçlu, patlayıcı,silah, kimyasallar gibi eşyaları almayın ve hiçbir riske girmeyin.

9. Yine uçakta yanınıza alacağınız el çantanıza veya kabin bagajınıza her biri 100 ml’den büyük kozmetik, içecek, reçel,salça,konserve vs. gibi hiçbir yiyecek koymamaya dikkat edin.

Uçak Sıvı Kısıtlaması 

10. Çoğunlukla unutulan ve hep son dakika pahalıya alınan Priz Dönüştürücüleri unutmamak lazım. Gideceğiniz ülkenin elektrik sistemini öğrenmeyi ihmal etmeyin.

Dünya elektrik priz

Priz Türüne Göre Dünya Haritası

11. Vee en sona en önemlisini ayırdım : Fazladan hiçbir şeyi yanınıza yük etmeyin. Her ülkede her bütçeye göre kıyafet satılıyor.Acil durumlarda bile sıkıntı yaşamazsınız.

Valiz Hazırlarken Çıldırmak


11 Kasım 2014 Salı

İngiltere Hazırlıkları Erken Başladı!!

İngiltere, değişken iklimiyle Temmuz ayında bile beni şaşkına çevirmişken , Aralık ayında neler neler göreceğim kimbilir.. Tatile çıkmama daha 15 gün olmasına rağmen,  tipik bir kadın olarak şimdiden düşünmeye başladım yanıma alacaklarımı.. Hem yağmur, hem rüzgar hem de soğuk-ayaz olur diye tedbirli gitmem gerektiğini düşünüyorum.  Hava durumu ise şimdilik böyle görünüyor:
Aralık İngiltere Hava Durumu


Vize başvurumun tamamlanmasının ardından sıra geldi planlara..  İlk olarak yaptığım şey bir haftalık program çıkarıp hangi gün hangi şehirde kalacağımı ve bu şehirlere nasıl ulaşım sağlayabileceğimi tespit etmek oldu. Bunu yaparken https://www.firstgreatwestern.co.uk/ sitesinden fiyat ve tren seferleri  hakkında çok detaylı bilgilere ulaştım. Sonuç olarak 2 gece Londra’da, 2 gece Bournemouth’da , 2 gece Oxford'da ve 1 gece de Manchester’da olmak üzere toplam 7 geceyi İngiltere’de geçirmeye karar verdim. Ankara’dan Londra-Gatwick Havalimanı’na  THY  ile gidiş geliş 850 TL’ye uçak biletimi de aldım. Konaklamayı da netleştirdikten sonra şehirlerarası tren biletlerimi de First Great Western’in sitesinden uygun fiyata satın aldım. Böylece hem masraflarımı bir miktar da olsa bölmüş oldum hem de bu sayede orada vakit kaybetmeden gezebileceğim. Bu adımları yurtdışına tur ile gitmek istemeyen herkese şiddetle tavsiye ediyorum.

Gezimin temelini oluşturduktan sonra tek eksiğim yanıma alacağım eşyalarımın listesi.. Yurtdışına ilk defa kış ayında gideceğim için biraz endişeliyim aslında. Yanıma kesinlikle kalın ve sıcak tutacak her türlü eşyayı alacağım. En kalın montuma ek olarak atkı, eldiven, çizme, şemsiye, kazak ve kalın taytlar sanırım yeterli olacak . Kalın eşyalar götürürken fotoğraflarda da iyi görünmem gerektiği koşulunu unutmuyorum tabikide :) (çünkü dünyaca tanınmış bir çok dil okulunu ziyaret edeceğim..)  
Kıyafetleri ayarladıktan sonra yanıma alacaklarım şöyle :
- Mp3 player ( uçakta telefon şarjım bitmesin diye) ve tabletim
- Geçen sene Londra'dan aldığım OYSTER CARD (içinde kalanları kullanabiliyor muyuz acaba?)
- İnternetten araştırdığım kadarıyla şehirlerin önemli yerlerinin listesi
- Uçak ve tren biletlerim
- Yolculuk yastığı ve diğer tüm kişisel bakım ürünleri (buraya  yazmakla bitmez)
- Nakit para (Güvenlik açısından yanıma yeteri kadar alıp, bazı yerlerde kredi kartı kullanmayı tercih ediyorum)
- Acil durumlar için ilaçlar ve merhemler

İlk defa tek başıma uçacağım ve beni Gatwick’te kimse karşılamayacağı için biraz daha heyecanlıyım. Yurtdışına okumaya giden ve benden daha tecrübesiz  genç arkadaşlarımı çok daha iyi anlayacağım sanırım . Vize başvurum ile ilgili detaylı yazıma BURAYA   tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Ay sonunda görüşmek üzere! 

7 Kasım 2014 Cuma

İNGİLTERE İÇİN DETAYLI VİZE SÜRECiNi ANLATIYORUM (Doğum günümde Ingiltere'de olacağımı bilmenin heyecan ile)

Kışı çok sevmeme rağmen , havalar soğumaya başladığında aklıma ilk gelen benden uzaklaşan tatil planları olurdu.. Ancak bu sene hiç hesapta olmayan bir durumun sonucunda,  doğum günümde ( 6 Aralık) İngiltere'de olacağımı öğrendim. İçimi kaplayan o heyecanı size anlatmam imkansız. Umarım önümüzdeki sene size de kısmet olur, hayat bu belli mi olur J

Bir şey için ne kadar plan/heves/program yaparsam o kadar ters gideceğine dair  bir inancım olduğu için şimdilik her şeyi akışına bırakmakla yetiniyorum. Tek yaptığım bir an önce vize başvurusunda bulunmaya çalışmak.6 Kasım sabah 08.00 için randevumu aldım ve bir an önce evraklarımı hazırlamaya koyuldum. Daha önce İngiltere vizesi aldığım için ve de halihazırda Ocak ayı sonuna kadar geçerli bir Schengen vizem de olduğu için daha kolay çıkacağına inanıyorum. Bu yazımda da vize sürecini sizlere yakından anlatacağım. 


İngiltere vize başvuruları yetkisi WorldBridge firmasından alınıp ,1 Nisan 2014 tarihinden itibaren Teleperformance firmasının alt kuruluşu olan Tpcontact ofislerine verilmiştir.  İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa , Adana, Gaziantep, Antalya illerinden ulaşıp vize başvurularını yapabileceklerdir. İngiltere Büyükelçiliği ve Başkonsolosluğu parmak izi uygulamasına geçmiş olduğundan , aracı kabul etmeyip başvuru esnasında şahsen bulunmanız gerekmektedir. Randevu almadan önce online olarak formları doldurup ücreti ödüyorsunuz. Bu işi yapması için bir danışman firmadan yardım aldım. Çünkü İngiltere vizesi Schengen gibi kolay alınmıyor. Firma hakkında bilgi isterseniz bana yeldakemiksiz@gmail.com adresimden ulaşabilirsiniz.

Başvuru süreci hakkında aşağıdaki linkten ayrıca detaylı bilgi alabilirsiniz :


Hazırladığım evraklara gelince :
-2 Adet biyometrik fotoğraf (Çektireceğiniz fotoğrafçıya İngiltere vizesi için demeyi unutmayın)
-Son 3 aylık maaş bordrolarım ve hizmet listesi , 4A hizmet dökümüm, işe giriş bildirgem ve işverenimce yazılmış İngilizce bir izin yazısı.
 (Bütün bu evraklar işverenim tarafında kaşe&imza yapıldı.)
-Yine çalıştığım şirkete ait vergi levhası, imza sirküleri ve faaliyet belgesi fotokopileri
-Nüfus idaresinden aldığım vukuatlı nüfus örneği
-Eski ve geçerli olan tüm pasaportlarımın asılları
-Geçerli olan pasaportumun ilk 4 sayfasının fotokopisi
-Bankadan aldığım son 3 aylık, kaşe&imzalı hesap dökümüm (hesabınızda kalacağınız gün ile doğru orantılı olarak para görünmesi iyi olur)
-Garanti olması açısından eşim bana sponsor oldu, bu sebeple eşimin hesap cüzdanları
-Otel rezervasyonu ve uçak biletleri
-Mal varlığınız var ise fotokopisi (ben ev tapumuzu koydum)
-E-devlet sisteminden online olarak aldığım Adli Sicil kaydı
-Seyahat sağlık sigortası (gereksiz masraf diye düşünmeyin, ihtiyacınız olabilir)
-Başvuru formu (imzalanacak 2 yeri var, unutmayın)
- Ve tüm imzalı evraklardan birer fotokopi (başvuru formu hariç)

Evraklar çok gibi görünse de aslında 1 gün içinde hepsini hazırlayabilirsiniz. Seyahatim planım çok ani çıktığı için ben mecburen 1 günde hallettim, oluyor yani :) Bazı evraklar ise istenen evrak listesinde yer almıyor ancak danışmanım koyarsak daha iyi olacağını belirtti.

Vize randevum nasıl geçti ? 
Ankara Sheraton Otelin arka tarafında başvuru merkezine girdikten sonra  randevu kağıdınızın çıktısı ya da başvuru evraklarınız ile listeden isminizi kontrol ediyorlar.Sıra size geldiğinde telefonunuzu
kapatmanızı ve bir numara vererek kendilerine teslim etmenizi istiyorlar. Ardından sol taraftaki görevli evraklarınızı kontrol ettikten sonra nihayet içeriye alınıyorsunuz. Bilgisayar başındaki esas görevliye evraklarınızı verip size teslim ettiği GWF numarası yazan etiketli kağıdı imzalayarak teslim alıyorsunuz. Son olarak da parmak izi, göz tarama ve imzanız alındıktan sonra vize başvurunuz tamamlanmış oluyor. Vize süreciniz sonlandıktan sonra  pasaportunuzu kendiniz teslim alamayacaksanız yetki verdiğiniz başka bir kişi de alabiliyor. Eğer imkanınız yoksa ücreti karşılığında adresinize kargo ile de gönderebiliyorlar.  

Teleperformance Ankara



Teleperformance Pasaport Takibi
Başvurunuz tamamlandıktan sonra verilen kağıt

İster öğrenci olarak , ister turist olarak gidin sakın stres yapmayın ve lütfen hazırlayacağınız evraklarınıza özen gösterin. Eğer emin değilseniz bir danışmandan yardım alın. Danışmana ücret vermek istemeyeceksiniz ama unutmayın ki bir kere red alırsanız hem vize ücreti ve masraflarınız boşa gider hem de daha sonrası için kötü bir izlenim olur.  Mülakat konusuna  gelince ; çok düşük ihtimalle de olsa gereken herkese mülakat yapabilirler. Bunu da her zaman bilmekte fayda var.

İngiltere Çalışma Vizesi


Her türlü vize sorularınıza yardımcı olabilirim; yeldakemiksiz@gmail.com adresine yazabilirsiniz.
Eğer vizem çıkarsa diğer yazılarımda  görüşürüz J

3 Eylül 2014 Çarşamba

Bir Ramazan Bayramını daha Alanya'da Karşılamak..

Temmuz'un sonundayız, deli miyiz sıcaktan kavrulacağız derken puslu ve hafif yağmurlu bir Alanya karşıladı bizi..

"Bayram dediğin büyüklerin elini öpmeden olmaz" temasıyla çıktığımız bu güzel yolculukta ziyaret ettiğimiz değişik mekanları sizlere vakit kaybetmeden anlatıyorum:


KAPTAN'S FİLİKA RESTAURANT


Manzarası ve konumuyla herkesin keyifle vakit geçirebileceği bir yer burası. Haftasonu açık büfe brunch'ı kesinlikle dört dörtlüktü. Çeşitli peynirler, zeytinler, sebze ve meyveler; ustaların taze taze pişirdiği gözleme, omlet ve pişi; simit, poğaça ve türevleri..Ve aklınıza gelebilecek diğer her şey mevcut. Öğleden sonra ise biranızı yudumlayıp bir şeyler atıştırabileceğiniz, akşam ise çeşitli mezeler ve lezzetli etleri ile güzel vakit geçirme garantisi veren restoranlardan birisidir Kaptan's Filika. Buradayken adeta denizin kokusu burnunuzda, dalga sesleri ise kulaklarınızda sizi alıp bambaşka yerlere götürür.. :)


Kahvaltıdan sonra fotoğrafta da görebileceğiniz gibi kendisine ait plajında vakit geçirebilirsiniz.

Plaj Damlataş'a yakın olduğunu için denizi biraz daha dalgalıdır.

Kaptan's Filika Alanya



Kaptan's Filika Manzarası - Alanya




BAMYACI DONDURMACISI 

Bu dondurmadan yemeyen kişi Alanya'ya gitmemiş sayılırmış..
Alanya’daki Kızılkule'nin hemen yanında hizmet veren Bamyacı Dondurma,  1941’de Kemal Bamyacı, Alanya bölgesinde “karlama” olarak bilinen soğuk bir tatlı çeşidi üreterek dondurma imalatına başlamış.Dondurmanın en önemli özelliği ise katkı maddesi olmaksızın sadece süt,şeker, salep ve meyveden oluşmasıdır. Çilekli, limonlu, kavunlu, keçi boynuzu pekmezli, muzlu, damla sakızlı, hindistan cevizli, fındıklı, narlı, havuçlu, Türk kahveli, güllü, papayalı, dut pekmezli, incirli dondurma gibi çok sayıda çeşit var. Ben keçi boynuzlu ve damla sakızlısına bayıldım.. 
Şuanda bir porsiyonu 6 TL , kilosu ise 25 TL'dir.
Bamyacı Dondurma


2005 yılında hizmete giren  Red Tower Biracılık, Alanya'da olmayanı Alanyalılara ve turistlere sunarak bir ayrıcalık başlatmıştır. 4 mevsim manzarası ile konuklarını büyüleyen restoranda biranın yanı sıra yemekler de oldukça lezzetli idi. Ürettikleri biralar ise şöyle :  Pilsner, Helles, Martzen, Weizen 
Sadece bira için için değil, beyaz şarap eşliğinde gün batımını da izlemenizi tavsiye ediyorum. Masalar Alanya kalesi ve iskelesi manzarasına sahiptir. Gece ışıkları ile ayrı, gündüz deniz manzarası da ayrı bir
güzeldir. Restoran trafik akışının yoğun olduğu bir cadde üzerindedir ancak endişelenmeyin vale park hizmeti de mevcuttur. Rezervasyon ve sorularınız için Red Tower'ın kendi internet sitesine BURAYA tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Red Tower Brewery






17 Temmuz 2014 Perşembe

BÜYÜLEYİCİ MİKONOS.. (bölüm - 2 )

Eveet şimdi gelelim artık Mikonos’ta bir gün nasıl geçer onu anlatmaya.. Sabah kalkıp otelimizde kahvaltı yaptıktan sonra doğruca motora binip Paradise Sahiline gittik. Orada Tropicana Beach Club’u seçtik. Deniz hafif serin ama akvaryum kadar berraktı. Bol bol güneşlenip sahilde biraz zaman geçirdik. Akşamüstüne doğru hareketli müziğin sesiyle beraber, barda dansçılar deniz kenarında bayılan insanları hareketlendirmeye başladı. Bir saat içinde tüm plaj bomboştu ve herkes çılgınlar gibi dans edip eğleniyordu. Buranın akışına kendinizi kaptırıp birkaç saat  herşeyi unutabilirsiniz. Avrupa’nın 1 numaralı plaj partileri burada yapılıyor demişlerdi, doğruymuş :)

Plajlardaki harcamalar ise şöyle: günlük 2 şezlong 1 şemsiye 12 euro. Bunun dışında birşeyler yiyip içebilirsiniz.İster plaja sipariş edebilirsiniz, isterseniz de içeride açık büfe yemekler var, seçtiğiniz tabak başına ödeme yapıyorsunuz. Ama şezlong hariç bunların hiçbiri zorunlu değil, tercih size kalmış. Alkollü kokteyller yaklaşık olarak 10-15 euro civarında.Coca-cola, Ice tea, soğuk kahve gibi alkolsüz içecekler ise 4-5 euro civarında. Şampanya fiyatları aşağıda görüldüğü gibi 100 euro'dan başlayıp 17.000 (on yedi bin) euro'ya kadar artıyor. Yiyecekler ise yine aşağıda görebileceğiniz gibi 6 euro'dan başlayıp artıyor. Ada'da genel olarak porsiyonların doyurucu olduğunu da unutmayın.


Tropicana - Paradise BeachTropicana Menu - Paradise Beach







Paradise BeachSuper Paradise Beach



Hazır plajlardan bahsediyorken anlatmadan geçemeyeceğim JackieO' Beach Club var. Super Paradise'a tepeden bakan daha şık, deniz manzaralı havuzu olan, bembeyaz bir yer. Havuza girmeyi tercih etmezseniz kendisine ait plajına inip orada zaman geçirebilirsiniz. Jackie'de bol bol çıplak güneşlenenler ve yakışıklı gayler mevcut.:) Kesinlikle bir gününüzü buraya ayırın.

JackieO' Beach'ten Super Paradise Manzarası- Mikonos
Super Paradise'a tepeden bakış

JackieO' Beach Bar - Super Paradise - Mikonos

JackieO' Beach - Super Paradise - Mikonos
JackieO' Beach'den şahane manzara..


Saat ilerledikten sonra akşam yemeğimizi meşhur tavernalardan birinde yemeğe karar verdik. Buna göre plajdan ayrıldık ve doğruca otelimize gittik. Bu arada gerek plajda gerekse merkezde yürürken sürekli parti broşürlerine ve bilet satan kızlara rastladık. Gece için de bunlardan birisini seçip gitmeye karar verdik. Akşam yemeğimizi Kostas’ta yedik. Yemekler güzeldi, fiyat ortalamanın üzerindediydi. 2 kişi 50 eurodan aşağı çıkmanız zor:) ancak benim esas merak ettiğim tavernanın ortamı idi. En büyük hayal kırıklığına burada uğradım çünkü müzik yoktu. Duyabildiğimiz tek ses kalabalığın uğultusu oldu. Aynı şeyi Nikos’ta da yaşadık.
Mikonos - Kostas Taverna
Kostas'ta bir akşam yemeği...
Günün spesyali uzo ve sangria eşliğinde :)
Güzelce karnımızı doyurduktan sonra Mikonos’un bembeyaz, şirin ve dar sokaklarında gezmeye başladık. Partiler için saat daha erkendi. Gezinirken 2-3 tane sanat sergisine rastladık, kısa bir tur attıktan sonra birkaç hatıra almak üzere dükkanlara girip çıkmaya başladık. Hediyelikler Türkiye’dekiler ile neredeyse aynı, tek bir farkı var o da fiyatı. Almaya değer şeyler bayan gözüyle şunlar : Mikonos’a özel t-shirt,deri sandalet, damlasakızı likörü (mastiha), her ülkeden alınan olmazsa olmaz magnetler ve erotik figürlü eşyalar :)
Ayrıca Mikonos sokaklarında dünyaca ünlü markaların birçoğunu bulmanız da mümkün..
Hediyelik fiyatlarına gelince: magnetler 2-3 eurodan başlıyor, özel baskılı t-shirtler 15-20 euro, peştemal tarzı şeyler 10-15 euro,el yapımı zeytinyağlı sabunlar ise 5 euro civarındaydı.



Dar ve Bembeyaz Mikonos Sokakları
Şirin Mikonos sokakları işte böyle..

Mikonos'taki diğer popüler yerler ise şöyle : Little Venice (gün batımı çok güzel), Yel değirmenleri , Delos Adası (sandal ile günübirlik), Pelikan Petro, Folklor, Arkeoloji, Deniz ve Kültür Müzeleri..(müzeye vakit kalacağını pek sanmam:)

Geceyi ise ünlü klüplerden birindeki partiye katılarak tamamladık.. 

Mikonos eğlence ve parti tutkunları için kesinlikle görülmesi gereken bir ada. Romantizm için de uygun olabilir ama aklınız hep başka yerlerde kalır:) 4 günümüzü dolu dolu geçirdikten sonra Mikonos'a üzülerek veda ettik. İstanbul'a dönüş biletlerimizi kişi başı 50 euro gibi uygun bir fiyata Borajet'ten almıştık. Küçük pervaneli uçağımıza bindik ve bir daha gelmeyi ümit ederek adadan ayrıldık..

Mikonos'a gidiş hakkındaki yazıma BURAYA tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Mikonos ile ilgili detaylı bilgi için yeldakemiksiz@gmail.com adresime mail atabilirsiniz.

Mikonos Adası Plaj Partileri






BÜYÜLEYİCİ MİKONOS.. (bölüm - 1)


Bu yaz bir değişiklik yapıp yanı başımızda duran, eğlence hayatıyla çok ünlü Mikonos adasına gidelim dedik. İyi olmuş. Çoğu kişinin “Bizim plajlarımız Mikonos’tan çok daha güzel, o kadar da popüler olmasını gerektirecek bir özelliği yok” demesine, kendim gidip gördükten sonra hiç katılmadığımı fark ettim. Gerçekten farklı kılan bir çok şey var.. Gelin bunlara beraber karar verelim; ben yazıyım, siz de okuyun:)
Mikonos hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse, yoğun sezonu Haziran-Eylül ayları arasındadır. Yerel saati Türkiye ile aynıdır. Hava sıcaklığı yazın ortalama 25oC ‘dir. Çok rüzgarlıdır. Hava çok sıcak olsa bile rüzgar sizi çarpabilir, tedbirli olmak gerekir. Para birimi Euro’dur. Yolculuğa çıkmadan ortalama bütçenizi belirleyip euronuzu alın ve onun dışına çıkmamaya gayret edin.Yoksa tüm paranızı Mikonos’ta eğlenceye ve güzel mağazalara kaptırabilirsiniz..


Mikonos Adası Manzara


Vize gerekiyor mu?  : Mikonos’a gitmeden önce eğer gemi turu ile gidiyorsanız tur yetkilisinden vize hakkında  gerekli bilgileri alın. Benim gibi uçakla gidiyorsanız ve Avrupa’nın başka bir ülkesinden Mikonos’a geçecekseniz, hangi ülkede gün sayısı olara daha fazla kalacaksanız o ülkenin Konsolosluğu’na Schengen Vizesi için başvurunuzu yapın.

Nasıl Gidebilirim? : Mykonos'a THY, Atlasjet, BoraJet, Olimpic Airlines ile  Atina aktarmalı veya direkt olarak Türkiye'den gidebilirsiniz. Biz Roma’dan Blu-Express adında bir havayolu ile gittik. Uçaktan indikten sonra ada merkezine havalimanından kalkan otobüsler ve taksiler aracılığı ile ulaşabilirsiniz. Havalimanı merkezden sadece 3-4 km uzaklıkta. Yoğun sezonda Mykonos'a vardıktan sonra havalimanında beklememek adına (uzun bir kuyruk oluşuyor) taksi rezervasyonunuzu yaptırmak mantıklı bir tercih olabilir. Ancak şunu unutmayın taksiyi önceden ayarlarsanız extra rezervasyon ücreti ekleniyor. Biz 2 kişi uçaktan inip valizlerimizi aldıktan sonra uzun taksi kuyruğuna girip, yanımızda diğer bekleyenler ile anlaştık ve taksiye 4 kişi bindik. Şöfor yakınlık sırasına göre indirdi. Adam başı 5 euroya geldi.

Adanın hangi bölümünde kalmalıyız? : Bana göre ada konaklama için seçim yapmanızı gerektiren bölümlerden oluşuyor. Merkezde mi , plajlara yakın otellerde mi? Ünlü plajlar : Paradise, Super Paradise, Elia , Paraga, Ornos, Agrari… diye  uzaaar da gider :) Eğer ben sadece beach clublarda eğlenirim ve şehir merkezine de pek uğramam diyorsanız adanın güney bölümünde konaklamanızı tavsiye edeceğim. Ama yok tüm günümü sadece partiye ayırmam, akşamüzeri gün batımını izlerim, geceye kadar Mikonos'un sokaklarında gezerim, tavernalarda yemeğimi yerim diyosanız merkezde kalmanız en iyisi olacaktır. Biz, şehrin göbeğindeki dar sokaklardan birisinde yer alan Matogianni Hotel'de kaldık. BURAYA tıklayarak inceleyebilirsiniz. Ben booking.com üzerinden rezervasyon yaptırdım. Oteli herkese tavsiye ederim, çok memnun kaldım.

Adada ulaşım nasıl?: Ada, çok büyük bir yüzölçümüne sahip olmamasına rağmen konaklamanız süresince mutlaka bir araç kiralayın derim. Biz Hercules 'den  2 kişiye uygun şirin bir ATV kiraladık. Hem eğlendik hem de çok memnun kaldık.Deposu 15 euroya doluyor ve neredeyse 3-4 gün idare ediyor. Ama motorsiklet konusunda tecrübeliyseniz o daha hızlı gidiyor, Atv ile uğraşmayın derim :)  Araç kiralamak istemiyorsanız Fabrika durağından kalkan otobüslerle saat başı plajlara ve havalimanına ulaşabilirsiniz. Fabrikadan havalimanına otobüsle kişi başı 1,6 Euro'ya gidiyorsunuz.Bence çok uygun. Ya da diğer bir alternatif olan taksiyi kullanabilirsiniz. Ancak taksi sayısının azlığını göz önünde bulundurmakta fayda var.


Mikonos Adası Otobus Bileti

Yazımın ikinci bölümü için aşagidaki linke tıklayınız lütfen:) 



12 Haziran 2014 Perşembe

Malta’da İngilizce Öğrenmek İsteyen Öğrencilere Özel Konaklama Dosyası

Malta’da 2013 yılı Ekim ayında bulundum. Malta hakkında kısaca bilgi edinmek için BURAYA  tıklayabilirsiniz. Şimdi gelelim konaklama ile ilgili bilgi vermeye..

Açıkçası oteller hakkında detaylı bir yazıya gerek olduğunu düşünmüyorum çünkü booking.com, tripadvisor.com gibi sitelerde istediğiniz kadar yorum ve fotoğraf bulabiliyorsunuz. Malta’da otel yerine 2 ünlü dil okulunun konaklama seçeneklerini tercih ettik (eşimin işi dolayısıyla).Başkent Valetta'daki okullardan birisi Sprachcaffe Malta  , diğeri ise ESE Malta  . Öncelikle iki okulun da kaliteli eğitim anlamında gerçekten çok başarılı olduğunu söyleyebilirim.


Sprachcaffe Malta
SPRACHCAFFE eğitim kampüsüne giriş






















Sprachcaffe Malta St.Julians’ta 4 gece kaldık. Dil öğrenmeye gelen öğrenciler ayrıca burada konaklamadan da ücreti karşılığı faydalanabiliyor. Gerçekten çok güzel bir kampüs ortamı yaratılmış. Havuzu, plaj voleybolu, 3 öğün açık+kapalı alanda yemek imkanı, belirli zamanlarda düzenlenen partileri, haftanın birkaç günü Malta’nın tarihi ve turist yerlerine yapılan gezileri  benim dikkatimi çekenler bir kısmıdır.Burada sıkılmak adeta imkasız gibi.Ayrıca Paceville bölgesine yürüyerek 20 dk, otobüs ile (hemen önünde durak var) 2 dakikada ulaşabilirsiniz. Birkaç fotoğraf ile buyurun kendiniz bakın : 

Sprachcaffe Malta Ekibi
Sprachcaffe ekibinden küçük bir hatıra :)
Sprachcaffe Malta Kampüs
Yemek yiyip, birşeyler içebildiğiniz, akşamları eğlence düzenlenen açık hava bölümü.

Sprachcaffe Malta Beach Volley Alanı
Plaj ortamını ayağınıza getiren Beach Volley alanı.
2'şer kişilik 3 odaya sahip bir stüdyo evinde konakladık. Biz kaldığımızda stüdyo ev sadece bize aitti ama öğrenci olarak 6 kişi konakladığımı düşünüyorum da... Kaynaşma açısından çok güzel bir imkan sağlıyor:) Ortak bir mutfağa açılan 3 adet oda ve banyodan oluşuyor. Banyo ve mutfak pırıl pırıldı,hatta benim gibi temizlik konusunda hassasiyet gösteren birisini bile fazlasıyla tatmin etti :)


Sprachcaffe Malta Konaklama

Sprachcaffe Malta Konaklama

Sprachcaffe Malta Konaklama -


Sprachcaffe hakkında daha fazla bilgi için kendi sitesini BURAYA tıklayarak inceleyebilirsiniz.

Gelelim ESE'ye.. ESE'nin en büyük avantajı bence Paceville'deki konumu ve eğlence bölgesinin göbeğinde olmasına rağmen yüksek başarısıdır. Ese, Malta'nın birkaç bölgesinde çeşitli konaklama imkanları sunuyor. İster tek, ister birkaç öğrenci ile, ister okula yakın ister uzak..Seçim tamamen size ve bütçenize kalmış. Biz daha çok akademik öğrencilerin kaldığı, dersliklerin üst katında bulunan otel bölümünde konakladık. Burada da yine bize gayet temiz ve güzel bir oda tahsis edilmişti. Ancak diğer stüdyo evlerini de görme şansım oldu. İç dekorasyona ve öğrenciler kullanışlılığa çok önem verdiklerini söyleyebilirim.


ESE Malta Konaklama
ESE Malta Konaklama


ESE Malta Giriş
Kırmızı minibüsün kapattığı yerde Ese'ye ait çok güzel bir Cafe mevcut.
Burada hem arkadaşlarınızla muhabbet edip hem de yemek yiyebilirsiniz.
ESE Malta'ya en yakın olan plaj (küçük de olsa) "St.George's Bay" yürüyerek 10 dk mesafede idi. Disko, bar ve "diğer" eğlence mekanlarına da neredeyse aynı mesafede olması benim çok hoşuma gitti. Londra'da yaşadığımız sık metro seyahatlerinden sonra yürüyerek her yere ulaşmak bizim için büyük bir nimetti. 

Kısacası Malta'da konaklama için fazlasıyla imkan mevcut. Siz siz olun kesinlikle Paceville'e yakın bir yerde konaklayın,pişman olmazsınız.

Dil okulları ile ilgili bilgi&fiyat almak isterseniz BURAYA tıklayarak işini profesyonelce yapan bir firmaya ulaşacaksınız. Sorularınız olursa aşağıdaki yorum kısmına ya da yeldakemiksiz@gmail.com adresine mail atabilirsiniz. Görüşürüüzzzz...